Atlı Dayanıklılık (Endurance)

[Tarık]

Türkiye'de yaygın olmayan bir spor. konu ile ilgili dökümanı bulunan arkadaş varmı? binici idman, sürüş tekniği, at idman at seçimi..?

[cosmic]

ewet bnde merak ediyorum.tek bildiğim dayanıklığı sebebiyle arap atlarının tercih edilmesi=)

[Tarık]

Arap atlarının bir kan hattından gelenleri dayanıklı diye biliyorum. fakat türkiyedeki arap atları malup yarışlarda zaten posası çıkıyor. bu yarışlara katılması çok zor. elimde bir kaç rusca döküman var ama çevirilmesi zor.

[seyis]

akhal tekelerinde çok dayanıklı olduğu yazılı bu sitede. susuzluğa çok dayanılılarmış arap atları kurak bölge atı oldukları için.

[ender9]

Bu disiplende en bilindik yarislar 100 mil(160km) yarislari. Bu disiplindeki Almanya'daki lisans sartlarina baktim:

1. seviye lisans icin 8km/saat hizin altina dusmemek kaydi ile 25-39 km lik bir etabi tamamlayabilmek
2. seviye lisans icin 10km/saat hizin altina dusmemek kaydi ile 50km
lik bir etabi tamamlayabilmek

Sadece atin degil binicinin de dayanikli olmasi gereken bir disiplin.

[Tarık]

bu yarışların Almanyada çok popüler olduğunu duymştum..www.kabardiner.de sitesinin takipcilerindenim..

[dominate]

Endurance yarışları için atınızın oldukça iyi bir kondüsyona sahip olması gerekir.Çünkü bu yarış sonrası ağır sakatlıklar ve arpalama hastalığı geçiren atları biliyorum.Şahsi tavsiyemçok kaliteli atları bu yarışma için kullanmayın.Ayrıca binicininde bu yarışma için hazır olması gerekir.Çünkü hiç durmadan 6-7 saat at sırtında gitmek hiçte kolay değil.

[Tarık]

binici bu yarışa girebilmesi için sağlam bir kondüsyona sahip olması gerekir. uzun binişlerle oluşacak kas vs ağrıları nedeniyle dengesiz biniş at da gerginlik ve zorlamalara neden olur. azari şartları ile mücadele eden at binicisinin hatalarını veya dengesiz binişini gidermeye çalışır. Buda atlarda aşırı yorgunluğa neden olur ve geri dönülmez sakatlıklara neden olabilir. binici atını çok hafifi sürmeyi bilmelidir. dizgin teması çok sert olmamalıdır. uzun mesafelerde at ağızında yaralanmalar olma ihtimali yüksektir. atta aranan temel özellikler disiplinli, çevik, enerjik, cesaretli, hareketleri kusursuz, derin gögüs kafesi vs denebilr.
bir atı yarışlara hazırlamak için günlük 1,2 ila 4 saat arasında idmana (egzersize) tabi tutmak gerekir. eğer sistematik eğitim disiplinle uygulanmaz ise başarı sağlanması mümkün değildir.

ata verilmesi gereken temel eğitim itaat üzerine olmalıdır. kısaca eğitim; jimnastik, güç eğitimi, sürat eğitimi ve iletişim denebilir. ayrıca kademeli olarak mesafe yük artırımı..

[emininsel]

Bu yarışlardaki en önemli kural atın yarıştan sonra ne kadar sürede normal nefes alışverişine geri dönebilmesidir. Eğer bu belli bir sürede olmazsa diskalifiye edilir. Sonuç olarak her at koşar ama bunu gerektiği gibi yapmak bir tempo içinde yapmak atın nefesini ayarlamak enduransta önemlidir. Sonuçta bu jokey yarışı değil. Binenlerde binici jokey gibi atın üzerinde durmayla işleri bitmiyor.

[atkoLik__bLairr]

ya bu spor türkiyede sadece bi kere yapıldı...tulya kurtulan binicilik akademisi tarafındn...ve bi daha hiç yapılmadı...x(




acaba biz sitemizin adına fedrsyona bi dilekçe vs yazsk...bu etkinliği yeniden yapmalarını sağlasak..?? denemeye değmezmii..??

[emininsel]

Türkiye'de çoğu kez yapıldı ve yapılmaya devam ediliyor. Türkiye şampiyonasının sadece 1 ayağı tulyakurtulanda yapılıyor. Yarış zamanlarını federasyonun sitesinden ulaşabilirsiniz.

[atkoLik__bLairr]

yhaaaaaaaaaaaa..!! ben blmiodum..!! ama videoda bunun ilk kez yapıldıını ve tulya kurtulan tarafndn yapıldıını sölüodu...!! en yakın ne zmn olck acaba..??

[emininsel]

4-5 Temmuz'da Ballıca Atlıspor Kulübünde.
Yaklaşık 10 gün öncede Gebze'de Atlıbey Binicilikte oldu.
hatta yarışın özet videosu burada. http://www.atlibey.com/album_video_yaris_170509.htm
Ayrıca şunu da belirtmeliğim Atlıbey'de yapılan yarış çok uzun sürdü. Normalde 2-3 saat süren yarışlar yapılırdı fakat bu yarışta parkurlar çok zorlaştırılmış birçok dik traktörle bile zor çıkılan rampalar konmuş. 80km koşan binicilerin hepsi 30km'den sonra elendiler. Sadece 50 km'ye girenlerden 3 kişi 7-8 saatte yarışı bitirebildiler, 30 km'ye girenlerden ise sadece biri yarışmayı bitirebildi. Yani gerçekten bir endurans oldu dayanıklılar kazandı.

2009'da yapılacak federasyon tarafından belirlenmiş bütün yarışlara buradan bakabilirsin
http://www.binicilik.org.tr/dokuman/program/Program%2020.05.2009.pdf

[atkoLik__bLairr]

cok cok teşekkür ederm..!! bişiy dha sorcm engel yoksa..!!

bu dayanıklılık yarsllarına lisans olmadn katılabiliomuyuz...?

[emininsel]

Elbette lisans olmadan katılamazsın. ilk gün lisans sınavı yapılır. İkinci gün yarış olur. Mesela 30 - 50 - 80 koşulacaktır öncelikle yeni lisans alanlar 30 koşmak zorundadırlar.

[atkoLik__bLairr]

yhani bn lisansım olmadıqı için katılamam öylemi..??

[emininsel]

yarışların ilk gününde lisans sınavı yapılır lisans alırsan ertesi gün yarışırsın.

[atkoLik__bLairr]

hmm....anlıyorum.....ama...off ne bilm...yha bi engel yarsmasına katılmadn önce en cok istrediiim sey dayanıklılıqa katılmakkk x( ve bunuda bu yaz istiorm...!!

[zaferguncum]

4-5 Temmuz'da Ballıca Atlıspor Kulübünde.
Yaklaşık 10 gün öncede Gebze'de Atlıbey Binicilikte oldu.
hatta yarışın özet videosu burada. http://www.atlibey.com/album_video_yaris_170509.htm
Ayrıca şunu da belirtmeliğim Atlıbey'de yapılan yarış çok uzun sürdü. Normalde 2-3 saat süren yarışlar yapılırdı fakat bu yarışta parkurlar çok zorlaştırılmış birçok dik traktörle bile zor çıkılan rampalar konmuş. 80km koşan binicilerin hepsi 30km'den sonra elendiler. Sadece 50 km'ye girenlerden 3 kişi 7-8 saatte yarışı bitirebildiler, 30 km'ye girenlerden ise sadece biri yarışmayı bitirebildi. Yani gerçekten bir endurans oldu dayanıklılar kazandı.

2009'da yapılacak federasyon tarafından belirlenmiş bütün yarışlara buradan bakabilirsin
http://www.binicilik.org.tr/dokuman/program/Program%2020.05.2009.pdf

Ballıca atlıspor klübü yetkilisinden aldığım emailde programın değiştiğini söyledi.Ballıca'da 4-5 temmuzda yapılması planlanan atlı dayanıklılık müsabakası ,ekim ayında türkiye kupası yarışmaları olarak düzenlenecekmiş.TBF sitesinde böyle bir şeye rastlamadım.konu ile ilgili bilgili olan arkadaşlar bilgilerini paylaşırlarsa çok memnun olurum

[emininsel]

Doğrudur Zaferguncum. Federasyonun isteğiyle bir erteleme gerçekleşmiş. Türkiye Kupası altında yapılacaktır yarışma.

[zaferguncum]

Doğrudur Zaferguncum. Federasyonun isteğiyle bir erteleme gerçekleşmiş. Türkiye Kupası altında yapılacaktır yarışma.

Bende Türkiye de bu tür yarışlar nasıl oluyor diye izlemeye gidecektim.ama nasip olamayacak galiba.canımız sağolsun.

[şahin_bey]

Binicilik artık zengin sporu değil!  
 
 
Binicilik, gelir seviyesi yüksek grubun sporu gibi algılandı her zaman. Hâlâ daha öyle biliniyor. Son yıllarda pony-clupların açılması her ne kadar bu algıyı biraz kırmış olsa da, yine de manzara pek değişmedi.  
 
 
 
Medyada, ya Sabancı ya da Koç ailesinden birini atıyla poz vermiş bir şekilde gören esnaf, atla bir mesafe koydu arasına. 'Bizim varlığımız böyle şeylere yetmez' diye düşündü. Haksız da değiller. Çünkü at sahibi olmak ciddi maddiyat gerektiriyor. 50 bin Euro'lara çıkan fiyatlardan bahsediliyor. Ancak son üç yıldır Türkiye'de 'Atlı Dayanıklılık Yarışması' adı altında yeni bir binicilik dalı gelişiyor. Bu sporu yapabilmek ve yarışmalara katılmak için çok büyük paralara gerek yok. Veliefendi'den çıkan 1000 YTL'lik bir Arap atıyla rahatlıkla biniciliği öğrenebilir, yarışmalara katılarak o heyecanı yaşayabilirsiniz. Nitekim 8 Kasım'da Hadımköy'deki Uluslararası K9&Horse Club'da yapılan yarışmaya katılanlardan Erkan Demir bir kurye şirketinin sahibi, Mete Akyürek İstinye'de mobilya imalatçısı, Volkan Çapur sigortacı, Cüneyt Alkuzu ise restoran işletmecisiydi. Yarışmacılar arasında ünlüler ve öğrenciler de vardı; Haliç Üniversitesi Yönetim Kurulu Üyesi Yaman Gedikoğlu, Galatasaraylı eski futbolcu Saffet Sancaklı gibi. 

Türkiye Binicilik Federasyonu, Atlı Dayanıklılık Komitesi'ni 2005'te oluşturmuş. Komite başkanı ve aynı zamanda uluslararası hakem Oktay Kurtulan, her yıl 5-6 yarışma düzenlendiklerini ve 21 Aralık'ta Antalya'da bir yarışma daha yapacaklarını söylüyor. Türkiye'de lisanslı 500 binici var, Kurtulan'a göre bu sayı çok az, çünkü Almanya'da 7 milyon kişi at biniyor. Kurtulan, yarışma sayesinde Türkiye'de binici sayısının artacağını ve gelir seviyesi düşük ailelerin de bu sporla rahatlıkla ilgilenebileceğini söylüyor. "Binicilik, Avrupa'da bacasız sanayi olarak görülüyor. Mesela Hollanda'yı at sektörü götürüyor. Medyadan özellikle rica ediyorum. Bu spor zenginlere mal edilmemeli. Sonra ne oluyor; Maslak'taki Atlı Spor Kulübü'nde yıllardır 100-200 kişinin elinde bu spor hapsoluyor. Oysaki bu ülkede bir at kültürü var, bunu sahiplenmek lazım." diyor. 



--------------------------------------------------------------------------------


Atlı dayanıklılık yarışması nedir? 
Atlı Dayanıklılık Yarışması, (enduras) sadece Türkiye'de değil, tüm dünyada hızla yayılan bir spor. Çünkü ucuz ve daha kolay ulaşılabilir atlarla yapılıyor. Uzun yıllar önce posta sürücüleri ve askeri ulaklar sayesinde gelişmiş. Atı, uzun mesafede doğru ve sağlıklı kullanabilme yarışı olarak adlandırılıyor. Yarışmanın kuralları tamamen atın sağlığı üzerine odaklı. Amaç, Veliefendi'deki gibi atları, tabir yerindeyse deli gibi koşturup birinci olmak değil. Atın benzinini bitirmeden uzun mesafeli yol alabilmek. Binici, atın metabolizmasının nasıl çalıştığını bilmeli ki, dereceye girebilsin. Yarışmalarda kalifiye olabilmek için bir önceki yarışmaya girip bitirmiş olmak gerekiyor; 20 km'de dereceye giren 40 km'ye katılıyor, 40 km'de dereceye giren 60 km'ye kalifiye oluyor. 

Geçen hafta cumartesi günü yapılan yarışmalar da 20 km'ye 10 kişi, 40 km'ye 2 kişi 60 km koşusuna da 10 yarışmacı katıldı. Biniciler ve aileleri sabahın erken saatlerinden itibaren K9&Horse Club'un yolunu tutmuştu. Dokuz buçukta başlayacak yarış için son hazırlıklar yapıldı. 60 ve 40 km'lerin startı birlikte verildi, yarım saat sonra da 20 km'lik yarışmanın startı verilerek yarışmalar başlamış oldu. Hakem Oktay Kurtulan kuralları hatırlattı. Buna göre, saatte 12 km'lik bir hızla, atı fazla yormadan, nabız atışını 60'ın üzerine çıkarmadan 20, 40 ve 60 kilometrelik yol kat edip başlama noktasına geri dönmesi gerekiyor. 

İşaret verildiğinde biniciler yavaş yavaş meydandan çıkıp geniş araziye yayıldı. Kimi hızlı, kimi hafif bir tempoda, kimi de yürüyerek başlama noktasından ayrıldı. Yarışmanın en kötü yanı, atların arazideki durumlarını izleme imkanının olmaması. Bir çıkışlarını, bir de dönüşlerini görebiliyorsunuz. Ama yarışmanın heyecanlı kısmı da, biniciler döndüklerinde yaşanıyor. Çünkü gelen atlar veteriner kontrolünden geçiyor ve nabızları ölçülüyor, topallık muayeneleri yapılıyor. Veterinerler burada en önemli kişiler. Hakem onların raporuna göre birinciyi açıklıyor. Eğer atın nabız atışı 60'tan yukarıya çıkarsa, binici ceza alıyor ve yarışmanın ikinci bölümüne 15 dakika geç başlamak zorunda kalıyor. Kurtulan, Dünya ve Türkiye Binicilik Federasyonu'nun önceliği aslında atların sağlığı olduğunu söylüyor. Ama 'atlı dayanıklılık yarışması' dışındaki tüm branşların atı zorladığını belirtiyor. Engelli atlamada da, düz koşuda da atlar çok hırpalanıyor. Kurtulan, "Atların sağlığını en çok düşünen, en insancıl, en eğitici yarışma bu. Yeni binicilerin bu nedenle kendilerine branş seçmeden bu yarışmayı denemelerini, tanımlarını istiyoruz." diyor. 

Yarışmada daha çok Arap atı tercih ediliyor. Çünkü dünyanın en dayanıklı atları onlar. Çöl ortamında yaşıyor, az su, az yiyecekle inanılmaz mesafeler kat ediyor, çok güçlüler, hasta olmuyor, sakatlanmıyorlar. Dolayısıyla yarışmada daha başarılı oluyorlar. Atlı dayanıklılık yarışmalarının çoğu şimdilik İstanbul'da düzenleniyor. Ama Anadolu'daki 3-4 kulüp bu dala yatırım yapmaya başlamış. Kurtulan, Denizli'den Kapadokya'dan, Adana'dan Gaziantep'ten birçok kişinin kendisini aradığını ve yarışmayı organize etmek istediğini söylüyor. Gelelim yarışmanın sonuçlarına: 60 km'lik yarışmayı 10 kişiden 5 binici bitirdi ve 80 km'ye kalifiye oldu. 1. Cüneyt Alkuzu ve atı Zibidi Ziper, 2. Volkan Çapur ve atı Rose Garden, 3. Yaman Gedikoğlu ve atı Vampir, 4. Mete Akyürek ve atı Ertay, 5. Oğuz Tepebaşı ve atı Efekan. 40 km'lik yarışmayı Mustafa Eren, 20 km'lik yarışmayı Saffet Sancaklı ve atı Grand Wolf birinci olarak bitirdi, 2. Güner Erturgut ve atı Seyhan, 3. Gökhan İldeniz ve atı Odin. 


 


Eskiden top peşindeydi, şimdi at koşturuyor
'Uluslararası K9&Horse Club'ın en ilgi gören ailesi, Galatasaraylı eski futbolcu Saffet Sancaklı ve ailesiydi. Eşi Hülya Hanım ve çocukları Duygu ve Mert'le birlikte yarışmaya katılmak için gelen Sancaklı, 5 aydır binicilik eğitimi alıyor. O da yarışmanın yapıldığı gün 20 km. etabına katıldı ve ilk üçe girerek futboldaki başarısını binicilikte de gösterdiğini kanıtladı. Sancaklı, biniciliğe 18 yaşındaki kızı Duygu sayesinde başlamış. Duygu annesinin yönlendirmesiyle 10 yaşından beri at biniyor. Fransız Lisesi'nde okuyor, bir yandan üniversite sınavına hazırlanırken, hafta sonu da babasının aldığı atla ilgileniyor. Hedefi, binicilikte uluslararası dereceye girmek. 1999 yılında futbolu bırakan Sancaklı, bilindiği gibi menajerlik yapıyordu. Ancak uzun yıllar futbol oynadıktan sonra birdenbire spordan uzak kalmak kendisini hem fizyolojik hem de psikolojik açıdan çok etkilemiş. "Spor yapmam lazımdı. At da işime geldi, ben koşmuyorum, at koşuyor. Hafif bir spor. Atın üzerindeyken çok büyük keyif alıyorum. Kafamız dağılıyor, stres atıyoruz. Biz bütün yazı burada geçirdik. Çocuklarım kafelerde oturacağına burada vakit geçirsin istedik. Atını tımar etsin, temizlesin, yıkasın. Yazlığa bile gitmedim. 33 senemiz hotel, stat ve havaalanı arasında geçti. Ailecek hep beraber dahil olabileceğimiz bir spor dalı keşfettik." diyor.
 

KAYNAK:  http://www.zaman.com.tr/haber.do?haberno=760351&title=binicilik-artik-zengin-sporu-degil

[atkoLik__bLairr]

(: